February 13, 2010

Maç Toplantısı

Öncelikle Sergen Yalçın'a teşekkür etmeliyim. Sayesinde tekrar yazı yazma isteğim yerine geldiği gibi kendiside bana ilham kaynağı oldu. Bursaspor-Fenerbahçe maçından sonra reklam arası Ntvspor yapayım dedim. Tam açtığım sıradada Sergen Yalçın ve Mustafa Doğan'ın katılımı ile yayınlanan "Maç Toplantısı" başlamıştı. Birkaç sorudan sonra sıra Galatsaray'a gelmişti hatırladığım kadarıyla. Sergen "bey" başladı konuşmaya. Efendim bu Reijkard kim oluyormuşta, artık Türkiye ligine göre hareket etmeliymişte, gerçekleri görmeliymişte şeklinde cümleye girdi ve duracağı yoktu beygir mühendisi sergen'in Antalyaspor karşısındaki GSyi eleştirecekti ki gayet doğaldır herkes eleştirebilir ama eleştirmek için eleştirmek değildir doğru olanı. Neyse bizim beygir mühendisi kadrolar açıklandığında Galatasaray'ın turu kaybedeceğini anlamış; şöyleki kadrolar açıklandığında Servet Çetin'in yedek kulübesinde olmaklığı zaten GS'nin maça 1-0 yenik başlamasıymış. Herhalde bu adam önceki hafta oynanan Galatasary-Kayserispor lig maçı ve bir önceki akşamki kupa maçını izlememiş olmalıydı. Zira bu iki maçtada savunma bireysel olarak(takım savunmasını kastetmiyorum) belkide sezonun en iyi iki maçını çıkarmıştı. Özellikle Lucas ve Güngör'ün gerek birbirleri ile uyumu gereksede Servet gibi aldıkları istisnasız hertopu rakibe atma beceriksizliğini göstermemeleri takdire şayan idi. Fakat nedense bu beygir mühendisi ve bilumum İstanbul medyası Galatasaray'da olan biten herşeyi sorunsallaştırmakta elinden geleni yapıyor. Ertesi günkü gazetelerde ki isimlerini vermeyeceğim çünkü kötü reklamda reklamdır haliyle, Servet ve Franklin'in kavga etmesinden tutunda takımdaki Türk oyuncuların paralarını alamamaları, Keita'nın sezon sonu ayrılmak istemesi(Nonda gönderildiği için kırılmış) gibilerinden yüzlerce palavra. Artık ciddi anlamda işin cılkı çıkmaktadır. İlginçtirki bunların nedenini de pek anlamıyorum; her ne kadar medya partonları ve genel yayın yönetmenlerinin birçoğu FB'lide olsa sonuçta bu şekilde devam etmeleri halinde acaba bilmiyorlarmı tirajlarının azalacağını ve büyük tepki alacaklarını. Onun dışında bizim GS'li yazarların bir kısmıda özellikle Turgay Şeren-Ayı Gökmen gibi isimlerde ellerinden geldiği kadar GS yi kötülemekte ve iyi bir maç çıkarttığında adeta kahrolmaktalar. Bide bunların bi yabancı düşmanlığı var ki tamamen başka bi konu şimdi hiç açmaya gerek yok. Zaten yenilerden bahsetmeye gerek yok(küçükbaşla büyükbaş) velhasıl adamlar kafayı GS ile bozmuşlar ne yapacaklarını şaşırmışlardır. Herhalde bizede bundan sonra tırnak içinde spor programı izlemek haram oluyor. Kendi adıma ben bu adamları izlerken her ne kadar zaman zaman gülsemde sinir katsayılarım 1000le çarpılmakta maalesef. Sözün özü bunların alayını kibrit çalıp yakmalı....

No comments: